Geçen hafta size hayatımı değiştiren bir kitaptan özetler vermeye başlamıştım. Bu hafta da devam etmek istiyorum. Aslında kitap o kadar harika ki inanınki haftalarca yazsam bitmez. Araya başka yazılar sokarak zaman zaman yazmayı düşünüyorum. Bu yazıyı okumadan önce bir hafta önceki yazıdan başlamanızı öneririm. Kitabın adı ve yazarı; BAĞIMDAŞLIĞA SON – MELODY BEATTIE
Yazar bağımdaşlığı şöyle ifade ediyor: “Sorunlu insanları seven, bakımını üstlenen veya onlarla çalışan herkes bir bağımdaş olabilir.”
Geçen haftaki yazımda bağımdaşların özelliklerini yazmıştım. Bağımdaşlıktan uzaklaşmak için neler yapılması gerektiğini bakın yazar nasıl anlatıyor;
“Uzaklaşma, bizle ilgisi olmayan sorunları çözemeyeceğimiz, endişelenmenin fayda etmeyeceği, herkesin kendinden sorumlu olması gerektiği gerçeklerine dayanır. İlgimizi başkalarının sorumlulukları üzerinden çekip, kendi sorumluluklarımıza yöneltelim. Eğer bir insan kendi hayatında felaketler yaratıyorsa, bırakalım sonuçlarına da kendisi katlansın. İnsanları oldukları gibi kabul edelim. Onlara büyüme ve sorumlu olma özgürlüğü tanıyalım. Aynı özgürlüğü kendimize de tanıyalım. Kendi hayatımızı bütün güzellikleriyle yaşayalım. Değiştirebileceklerimizi ve değiştiremeyeceklerimizi belirleyelim. Ve değiştiremeyeceklerimiz için uğraşmaktan vazgeçelim. Bir problemi çözmek için elimizden geleni yapalım, olmuyorsa üzülmeyi ve öfkelenmeyi bırakalım. Eğer denemiş ve becerememişsek, onunla beraber veya ona rağmen yaşamayı öğrenelim. Sahip olduğumuz güzellikleri görelim ve bu güzelliklerin değerini bilerek mutlu olmaya çalışalım. Şu mucizeyi de unutmalım: sahip olduğumuz güzellikler biz kıymetlerini bildikçe fazlalaşacaklardır. Uzaklaşmak, ‘şimdiki zamanı yaşamak’dır, burada ve bu anda. Zorlamaktan ve kontrol etmekten vazgeçip, hayatı oluruna bırakalım. Geçmişten duyduğumuz pişmanlıkları ve gelecekten duyduğumuz korkuları içimizden atalım. Yaşadığımız her günün tadını çıkaralım.”
Ben bu kitabı okuduğumda her bir satırında kendimi bulmuştum. Bütün hayatım başkalarının hayatlarına, sorunlarına, hatalarına tepki duymakla geçiyordu. Bu tepkiler insan olmanın göstergesidir. Ama abartmamak şartıyla. Ben bütün tavsiyeleri yerine getirerek bağımdaşlıktan kurtuldum ve şimdi hayatın tadını çıkarıyorum. Yine çevremdekilerle ilgileniyorum. Kimin yardıma ihtiyacı varsa koşuyorum ama sürekli ağlamayı tercih etmiş insanlarla fazla zamanımı harcamıyorum. Ayrıca başkalarına karşı sorumluluk ve suçluluk hisleri duymadan kendi hayatımı yaşama özgürlüğüne kavuştum. Eğer dostlarımdan birisi düzgün yaşamayı seçmemişse bundan benim rahatsız olmam yersiz. Her koyun kendi bacağından asılır. İşte bağımdaşlık burada başlıyor. Onun sorumluluğunu üslenmek bağımdaşlıktır.
Yazar bağımdaşları şöyle anlatıyor;
“Sevgi adına kontrol ederler.
Çünkü yardım etmek isterler.
Çünkü, olması gerekeni ve insanların nasıl davranmaları gerektiğini en iyi onlar bilir.
Çünkü, kontrol edememekten korkarlar.
Çünkü başka ne yapabileceklerini bilemezler.
Çünkü acılarını bu şekilde dindireceğine inanırlar.
Çünkü yapmaları gerektiğini düşünürler.
Çünkü düşünmezler.
Çünkü akıllarına başka bir şey gelmez.
Çünkü şimdiye kadar her şeyi yoluna koyduğu yöntemin kontrol olduğuna inanırlar.”
Yazar bağımdaşlıktan kurtulmak için şöyle diyor;
“İnsanları değiştiremeyiz. Buna çabalamak hayalperestlik olur. Ya çabalarımıza karşı çıkarlar ya da onları kontrol edemediğimizi kanıtlamak için kötü davranışlarını artırırlar. Belki bir süre için bizim taleplerimize boyun eğebilirler, ama arkamızı döndüğümüz anda kendi doğal tavırlarını takınacaklardır. Artık elimizden bir şey gelmiyorsa uzaklaşma vakti gelmiş demektir. Duygularımla yüzleşelim, kaybetme korkumuzla yüzleşelim. Kendi sorumluluklarımızın kontrolünü elimize alalım. İnsanları rahat bırakalım. Böylece kendimizi de rahat bırakabiliriz.”
Bu satırlar benim hayatımı değiştirdi. İnşallah size de faydası olur.
Sevgiler
Tülay Bilin
tulayb18@gmail.com
tulay@karmaastrology.com
Tülay Bilin kimdir?
Tülay Bilin çok uzun yıllar Hürriyet Gazetesinde çalıştıktan sonra, Nisan 2006‘ya kadar Dünya Gazetesinde İnsan Kaynakları Müdürü olarak çalıştı. Uzun yıllardır kişisel gelişim konusunda aldığı eğitimleri 10 yıldır profesyonel olarak çevresiyle paylaşmaktadır. Şirketlere verdiği eğitimler devam etmektedir. Ayrıca kişisel olarak sorunlarını çözmekte zorlananlar için de yüz yüze görüşmeler yapmaktadır. Haftada bir gün radyo programı yapmaktadır. (Cumartesi günleri saat 11.00-12.00 arası Mavikaradeniz radyosunda canlı telefon bağlantılı. Frekansı 106.4)