Size bir şey sormak istiyorum, demişti… Hayalleriniz mi çok, yoksa hayal kırıklıklarınız mı? Ben de sana bir şey sorayım, dedim… Denizdekiler mi çok, yoksa kaçırdığın balıklar mı? * Denizde, kaç balık olur? Ama oltan, bir tanedir! Yani, sayısız balık arasından yakalayabileceğ in miktar sınırlıdır… Oltan bir tanedir; Ama deniz balık doludur! Yani, sayısız balık arasından yakalayabileceğ in miktar sana bağlıdır…
* Tarlaya kürek batırmak gerçektir; fakat tohum atmak hayal… Denize kova daldırmak gerçektir; fakat olta atmak hayal…
* Hayal kırıklıkları olmasa, hayallerin kıymeti olur muydu? Senin çaban, bunun için kıymetli; alın terini değerli kılan, bu… İyi ki, balıklar gibi deniz suyunda beslenmiyorsun da; balık tutman gerekli… İyi ki, solucanlar gibi besinin toprak değil de; toprağın cevabını bekliyorsun…
* Hayâller balıklar kadar çok; fakat oltan bir tanedir veya iki tanedir yahut birkaç tanedir… Peki ya hayal kırıklıkların?.. Dilerim ki çok olsun ve çok kırılsın hayallerin, dökülsün yaşı gözlerinin. Çünkü bu senin zenginliğindir, bu senin öğretmenindir, bu senin gücündür, ısrarındır, sabrındır… Yarına kalıcılığındır…
* Çok korkardım; ilk atışında bir kör balık yutsaydı oltandaki iğneyi?.. Ya ikinci atışında da topal bir balık düşseydi oltanın üstüne?.. Ya olsaydı bunlar ilk denemelerinde?
* Bir bebeğin yürümesi; sayamayacağın kadar çok düşmesiyle mümkün! Hiç kimse, ilk taytay duruşundan sonra rap rap adım atmaya başlamadı… Şu an yürümekte olan herkes önce düştü; sonra gene düştü ve ardından tekrar düştü ve sonra bir daha düştü, bir daha ve on defa ve yüz defa daha düştü, öyle değil mi?.. Sen neden farklı olasın? Sen niye imtiyazlı olasın da hiç kimsenin elde edemediğine sahip olasın?
* Eleğin ve eleği sallayışın ayırır hayal ile hayal kırıklığını, devam et! Oltayı atışın, iğneyi bağlayışın, yemi takışın ve hatta kenarda duruşun bile tesir eder, balığın seni seçmesine… Fakat hep öğrenirsin, her defasında yine ve yeniden öğrenirsin…
* Hayal kur, çalış, başarama… Hayal kur, çabala, ulaşama… Hayal kur, didin, kavuşama… Hayal kur, yorul, yetişeme… Hayal kur, koş, varama… Hayal kur, ümitlen, elde edeme… Hayal kur, devam et… Hayal kur, devam et… Hayal kur, devam et… Çünkü senin işin bu; Hayal kuracaksın ve devam edeceksin… Durmayacaksın. .. Yılmayacaksın. .. Öyle çok tekrar edecesin ki işini; artık bıkacak sana sataşmaktan, seninle zaman harcamaktan başarısızlık!..
* Bir insanın yapacağı en büyük hatalardan biri ne, biliyor musun? Ya tutamazsam, diyerek; denize olta atmaktan vazgeçmek! ….
Dilerim çok kırılsın, ama kırılmakla bitmeyecek kadar da çok olsun hayâllerin!
Alıntıdır.
mükemmel …
GERÇEKTEN MÜKEMMEL..
ÇOK GÜZEEEELLLLLLL!!HİÇBİRŞEY BOŞUNA DEĞİL AĞLAMAK BİLE GÜLMEK KADAR DOĞAL.AĞLAMAKTAN KORKMICAM ARTIK:)
hayal et…
hayal et hayal peşinden “ben gerçeğinim senin” diye bağırarak koşsun…
hayal et…
aslında yaşamın hayaller zincirinden en zayıf halka olduğunu anlar,o halkayı sağlamlaştırmanın gerekliliğini tüm benliğinle kavramış ol…
hayal et…
hayal et ve kendini bul
sahip olup da kaybettiğin benliğine dön…
insanı motive eden, yenilgilere karşı çıkabilme gücümüzün olduğunu bize hatırlatan,güzel bir alıntı.
paylaşımınız için teşekkürler…
FARKINDAYIM VE ŞU ANA KADAR HAYAL ETTİMİGİM BİR KAÇ ŞEYDE GERÇEKLEŞMİŞTİR FAKAT ŞU ANDAKİ SORUNUM HAYAL EDEMEMEK BAZEN BU YETENEGİMİ KAYBETTİGİMİ DÜŞÜNÜYORUM BUDA BENİ ÇOK KORKUTUYOR (SÜREKLİ AYNI ŞEYLERİ YAPMAKTAN VE KENDİMİ YENİLEYEMEMEKTEN OLSA GEREK…..
Gerçekten paylaştığınız için çok teşekkürler. Artık hayal edicem ama gerçekleşmemesiveye gerçekleşmesi ümidiyle…
Harika bir yazı…Hayal kurmaktan hiçbir zaman vazgeçmedim, vazgeçmeyeceğim..
çok güzel bir yazı.. ama insan bu kadar çabaladıktan bir süre sonra pes edebiliyor.hayal edince hiç bir şey gerçekleşmiyecek diye hep korkarım.galiba korkmamak gerek.yazı için teşekkürler…
Teşekkürler