Liderlik üzerine birçok şey yazıldı, yazdık. Bizden çok daha fazlasını geçmişte söylediler, çok daha fazlası söylenecek. Farklı fikirler ortaya atılır. Hepsini ilgi ile okuyup kendime değişik bakış açıları katmaya çalışırım. Neticede tek bir doğru olmayan her gün yeni şeyler öğrenebileceğimiz bir onu başlığı liderlik. Benim bu yazımda üzerinde durmak istediğim konu ise biraz daha farklı bir açı ile birlikte kişisel liderlik kavramına dair olacak.
Her çalışanın hayali bir gün yönetici hatta bir adım daha ileri gidelim lider olmak. Bu o kadar popüler ve çok karşıma çıkan bir durum ki durup düşünmeden geçemiyorum. Peki acaba kendi kişisel hayatlarının liderliğini nasıl yapıyor tüm bu insanlar? Kendi hayatlarının liderliği kimin elinde? Çoğunlukla odağımızı dışarıda aramaktan kendi içimizde neler olup bittiğine aldırmayız bile çoğu zaman.
Pozisyonumuz değişir, işler değişir; şirketler değişir ama tek şey aynı kalır: KENDİMİZ!
Yol boyunca bize daima eşlik eden, bizi hiç yalnız bırakmayan bir ben var her daim yanımızda.
Kendinizi ne kadar anladığınıza, kendinizi ne kadar ve nasıl dinlediğinize dikkat ettiniz mi hiç? Daha yakından bakın, kendinize karşı davranışınızın etrafınızdakilere davranışınıza çok benzediğini, kendinizi yönetme tarzınızın işinizi yönetme tarzıyla ne kadar paralel olduğunu göreceksiniz. O halde, iyi bir yönetici, iyi bir lider, iyi bir eş, iyi bir dost olmak için önce kendini bilmek gerek. Bu kendi bilme de aslında tüm ipleri kendi eline alıp karar verme ile başlıyor.
Rüzgarın sizi götürdüğü yere mi gidiyorsunuz yoksa planlarınız mı var gitmek istediğiniz yer ile ilgili? Hadi okulu kendiniz seçmediniz diyelim ne iş yapacağınıza siz mi karar verdiniz? Peki ya hangi şirkette çalışacağınıza? Neyi yapmaktan hoşlanıp neden hoşlanmadığınızı biliyor musunuz? Yoksa sizin için yazılan bir senaryo mu yaşadığınız hayat? Hiç düşündünüz mü ne yapmak sizi mutlu ediyor? Her gün kalkıp işe gitmenizi sağlayan nedir? Yaptığınız işi seviyor musunuz? Beraber çalıştığınız insanları seviyor musunuz? Katkılarınızdan dolayı takdir ediliyor musunuz? İş deneyiminizi daha iyiye taşıyacak şey ne olabilir?
Kişisel liderlik farkındalıkla başlıyor. Tüm yukarıdaki sorulara cevaplarınızın hazır olması ile örneğin. Amaç kendi tarzını keşfetmek. Kişinin kendini tanıması ileriye dönük bir vizyonunun olması , sınırlarını bilmesi. Tüm bu bilinenlerin hayatına etkisini ölçümleyebilmesi, gelişim alanlarını bilmesi ve üzerinde çalışmaya istekli olması. Daha iyi olmak için neler yapması gerektiğini,nereye neden gideceğini bilmesi. Biraz bilinçli tercih yapabilmek ve tercihinin farkında olabilmek amaç. Kişinin kendini gerçekleştirme sürecinde kendi engelleri ile yüzleşmesi. Bilinçaltına,bize dayatılan sınırların dışına çıkmak yani ezber bozabilmek için içindeki cevhere ulaşmak belki de kişisel liderlik dediğimiz.
Unutmayın bu hayat sizin. Ve ipler sizin elinizde.
Yazan : Ezgi Feda