İş hayatının çoğu zaman karmaşık ve hoyrat dünyasında dahi karşınızdakilere size davranılmasını istediğiniz gibi davranmalısınız. Bu, oldukça iyi bir iş uygulamasıdır ve bu şekilde bir yönetim ile neredeyse mükemmel denilecek kalitede ilişkiler ve sonuçlar çıkartabilirsiniz.
Hepimizin maruz kalmaktan hoşlandığı dört ana davranış ;
Saygı Görmek
En belirgin saygı göstergesi, kurumun her seviyesinde görev yapan kişilere karşı kibar davranmak, herkesle iletişim kurarken nazik olmaktan geçer. İnsanlar size kaba davrandıklarında rahatsız hisset misiniz? Hatta çoğu zaman deliye dönmez misiniz? Aynı derecede önemli olan diğer bir şey, saygı, karşınızdaki kişiyi büyük bir dikkat ve özenle dinleme isteği sergilenerek de ortaya koyulabilir. Empatik dinleme her zaman saygı doludur. İyi göz teması kurmak, merhabalaşırken hiç tereddüt etmeden elimizi uzatmak, incitici ve aşağılayıcı kelimelerden sakınmak diğer insanlar tarafından takdir edilen davranışlardır. Diğer insanlara saygılı olmak, yöneticiye saygı olarak geriye döner. En etkin kurumlar bu bağlamdan hareket ederek karşılıklı saygı kültürünü geliştirenlerdir.
Adil Olmak
Beklentilerden ziyade doğru olanı yapmak zor olabilir ancak genel anlamda takdir edilen şey budur. Adil olup olmadığımızı değerlendirmenin en iyi yolu ; karşınızdaki kişiyle yer değiştirdiğinizi fark etmenizdir. “Eğer onun yerinde olsaydım ne hissederdim?” Eğer yer değiştirmek mümkün olsaydı diye düşünerek hareket etmek ve olaylara bu şekilde tepki vermek insanlara çok değerli bir bakış açısı katar. Uygulamanın doğruluğunu test etmenizi sağlar.
Eylem ve söylemde dürüstlük göstermek biri yöneticinin ismini “dürüst değil” etiketinden daha fazla hiçbir şey karalayamaz. Bir yöneticinin dürüstlüğüne dair edindiği kötü şöhret, onun kariyerini mahvedebilir. Yalan söyleyen, dürüst olmayan bir insan olarak tanınmak kariyer yolunda çok tehlikelidir. İnsanlar – ki alt veya üst yönetim- dengeli davranışlardan hoşlanırlar. Yalanlar insan ilişkilerini tamir edilmesi zor şekilde bozma gücündedir. İnsanlarda güven farklı hızlarda gelişip büyür ancak bir kez kandırıldığını fark ettiğinde çok büyük bir hızla çöküp gider. Size karşı açık, dürüst, işbirlikçi olunmasını istiyorsanız önce siz böyle olmalısınız…
[box type=”info” ]
Sorumluluğumuz altındaki insanlardan en iyi işi çıkartabilmek için sürekli olarak kendi almak istediğimiz türden bir liderlik ortaya koymalıyız.
[/box]
Farklılıkları kabullenmek
Modern kurumlardaki insanlar, beraberlerinde bir dizi kültür, etnik, cins, sosyal yapı, cinsel tercih ve aile alt yapısı getirirler. Bu farklılıklar, sahip oldukları değerli bakış açıları için işlenmelidir. Olaylar karşısında değişik altyapılara ve bakış açılarına sahip olmak, bir kişinin olaylara karşı göstereceği tepkiye açıkça etkileyecektir. Farklı insanlardan oluşan bir ekibin yöneticisi için, “karşısındakinin yerine geçmek” ve farklı bir kültürde yetişen bir kişinin bakış açısını yakalamak becerisi başlangıçta oldukça sorunlu olabilir. Eğer yönetici, iletişim halinde olduğu kişinin kültürel farklılıkları ve davranışlarını yeterince iyi kavrama becerisine sahip değilse, başka birisinin kendisine nasıl davranılmasını istediğini anlamakta zorlanabilir.
Öyleyse bir yönetici, farklı kültür veya zıtlıkları ekibe ya da yönetimsel ilişkilere daha rahat değerlendirme becerisi kazanmak için ne yapmalıdır? Bu soruyu yanıtlarken tutunulması gereken başlangıç noktası elbette empati uygulamak, diğer insanların kendilerine has koşullarını anlarken ve bunlara karşılık verirken açık davranmaktır. İşe değişik bir kültürel geçmiş getiren kişi hkakında daha fazla şey öğrenmek için aktif tavır takınırken, olabildiğince çok sayıda ve sık sık ucu açık soru sormak oldukça işe yarar.
Diğer insanlara size davranılmasını istediğiniz şekilde davranmak, ışıldayan ve gelecek vadeden bir yönetim sistemidir fakat çoğu zaman işyeri uygulamalarında bu gözden kaçırılır. Oysa insan ilişkilerine değer veren kurumlar istikrarlı olarak saygılı, adil, dürüst ve farklılıklara önem veren bir davranış modelini güçlendirirlerse, mevcut iş başarını ikiye katlayabilirler.
Tüm iyi duygularımla.
Yazan : Hülya Konar | Executive Housekeeper Dergisi Ocak 2015
Harika bir yazı olmuş sevgili Hülya Konar emeğine yüreğine kalemine sağlık. sevgi ve saygılarımla. Evet hırs,bir insan için en büyük hapishanedir.
Hırs, bir insan için en büyük hapishanedir.