Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim forumu misyonu taşıyan kendinigelistir.com sitesi Özgür Şahin tarafından hayata geçirilip, geliştirilmektedir. © 2024. Tüm hakları saklıdır.

blank
  1. Anasayfa
  2. Bir de bunlar var!
  3. Milyonlar Kazandıran Saçma Fikirler

Milyonlar Kazandıran Saçma Fikirler

Özgür ŞAHİN Özgür ŞAHİN -

- 6 dk okuma süresi
28 2

Bir gün aklınıza gelen saçma sapan bir fikir sizi dolar milyoneri yapabilir mi? Yanıt evet. işte örnekleri ve zengin olma yolları!

Türk halkı, kısa yoldan köşe dönmeye en meraklı halklardan biri.

Ancak sermaye birikiminin olmaması ve para aktarımına ilişkin mevzuat kısıtlamaları birçok parlak fikrin hayata geçmesinin önünü tıkıyor.

Ancak dünyada durum daha farklı. Aklınıza parlak bir fikir geliyor, parası olan birini bu fikre inandırabilirseniz, ya da fikriniz gerçekten kendi fonunu yaratacak kadar parlaksa bir anda milyoner olabiliyorsunuz.

İşte girişimcileri milyonerliğe ulaştıran bazı örnekler…

1) Koosh Ball: 1987 yılında evinde sakin bir yaşam süren ve çocuğuna oyuncak yapmak için yakalanması kolay, yapışkanlı kauçuk küçük bir top yapan Scott Stilinger, bu topun mahalledeki çocuklar tarafından çok beğenilmesi üzerine satışa başladı. Sadece 12 ay içinde Amerika’nın en gözde yılbaşı hediyesi haline gelen küçük top, Stilinger’in yeni bir şirket kurmasını, sonra bu topu üreten bir fabrika anlaşması imzalamasını sağladı. Stilinger, bu küçük topu üreten şirketini 1997 yılında oyuncak devi Hasbro’ya sattı. Hem de tam 100 milyon dolara…

2) Noel Baba postası: Her yılbaşı döneminde çocukların Noel Baba’dan dilediği hediyelerin parasal potansiyelini keşfeden Byron Reese adlı bir girişimci 2002 yılında Santa Mail adlı bir hizmeti devreye soktu. Noel Baba Postası olarak adlandırılabilecek bu servisin tek amacı, çocukların hediye isteklerini içeren mektupları Kuzey Kutbu’na taşımak. Anne-Babalar, çocuklarının mektupları için verdiği 10 dolar karşılığında, çocuklarının Kuzey Kutbu’ndan; bizzat Noel Baba’dan bir mektup almasını sağlıyor. 2009 başında “Bak, Noel Baba sana cevap yazmış” diyebilmenin mutluluğunu yaşayan tam 300 bin anne-baba Reese’ye tam 3 milyon dolar para kazandırdı.

3) Lades kemiği: Amerikan aileleri için en önemli günlerin başında hep birlikte oldukları ve ana yemeğin hindi olduğu Şükran Günü geliyor. Şükran Günü yemeklerinin sonunda ise inanışa göre bizim “lades kemiği” olarak bildiğimiz kemiğe dayalı ritüel başlıyor. Kemik kimdeyse, dilediği kişiyle lades tutuşuyor. 1999 yılında bunu paraya çevirebileceğini düşünen Ken Ahroni, beş yıl uğraş sonunda bulduğu parayla sadece iki kişinin değil; masadaki herkesin lades tutuşmasını sağlayacak bir formül üretiyor. Kurduğu bir fabrikada plastik lades kemikleri üretmeye başlıyor, 2 yılda 40 eyalete yayılan satış noktalarıyla tam 1 milyon dolar para kazanıyor.

4) Anten topları: Arabaların antenlerini bilirsiniz. Uzun, ince ve uçlarında küçük bir top olan. Hatta Türkiye’de trafik hatalarına dikkat çekmek isteyen İstanbul Polisi, antenlerin ucuna kırmızı kurdele bağlama kampanyası başlatmıştı. İşte antenlerin potansiyelini 1997 yılında keşfeden bir girişimci; Jason Wall, antenlerin ucuna takmak için sarı, gülen suratların olduğu bir top üretti. Sonrasında şekilleri değişen, sayısı artan, firmaların promosyon malzemesi olarak dağıtmaya başladığı bu toplar, Wall’a 1998 yılında 1.15 milyon dolar kazandırdı.

Peki, bu paraları kazanmak için yapılması gerekenler neler?

Ünlü Investor’s Digest dergisi, bu konuda şu önerilerde bulunuyor:
– İçine girdiğiniz sektörü öğrenmeye çalışın. Eğer fikrinize para yatıracak bir tanıdığınız yoksa risk sermayesi şirketlerini deneyin ya da dernekler ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla çevre edinmeye çalışın.

– İyi ve yaratıcı bir fikir bulmak için güncel hayatınızda en çok eksikliğini hissettiğiniz şeyleri bulmaya çalışın. Örneğin bir anneyseniz, çocuğunuzun ilgi duyduğu şeyleri, anne olarak kendi aradığınız ama bulamadığınız şeyleri, küçük detayları dikkate alın. Hayatınızı kolaylaştırabilecek küçük ve basit çözümler üzerinde durun.

– Bulduğunuz fikirlerin, insanların para harcayabileceği şeyler olmasına dikkat edin. Bulduğunuz şeyin pratik olmasının insanlarda satın alma güdüsü yaratacağının garantisi olmadığını unutmayın.

İşin pazarlama tarafında ise şu kilit soruları sormayı unutmayın:

1) Buluşum kimlerin işine yarayabilir?
2) Bu alana daha önce girmiş bir rakip var mı?
3) Daha önce bu işi denemiş ama başarısız olmuş örnekler var mı?
4) Buluşun satılabilir hale gelmesi için zamanlama nedir? Ne kadar zamana ihtiyacınız var?
5) Buluşu satılabilir bir ürüne dönüştürmenin maliyeti nedir? Kar marjı ne kadardır? Üretim maliyetiyle satış fiyatı arasındaki marj, insanların alma isteğini kırmayacak düzeyde mi?
6) Bu ürünün patenti daha önce kimse tarafından alınmış mı?

Kaynak : kendinigelistir.com/forum

Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.

İlgili Yazılar

2 Yorum

  1. blank
    Hakan - -

    Arkadaşlar bende facebook’ta nokta işareti koyup bir grup kurdum şuan 6.789.54 tane hayranı var.
    Nokta koyup grup kurmak saçma bir fikir ama yaklaşık 7 milyon hayranım var :)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.