Birçoğumuzun gerek uzun gerek kısa vadede zihnine koyduğu hedefleri, hayatta ulaşmak istediği noktaları var. İyi de bunlara ulaşmak ve tabiri caizse bu hedefleri 12’den vurmak nasıl mümkün olabilir? Başka bir deyişle seçtiğiniz hedefler gerçekten ulaşılabilir mi?
12’DEN VURULACAK HEDEFLER
Oldukça popüler olan Mindset kitabının yazarı Carol Dweck’in ön sözünü yazdığı Succeed kitabı, bizler için hedef konusunda maddeler şeklinde ele alacağımız sağlam bir yol haritası sunmuş. Gelin tek tek inceleyelim.
Spesifik Olun
Çok açık ve hepinizin de yabancısı olmadığı bir madde. Biraz kilo vermek, elinden gelenin en iyisini yapmak gibi hedefler spesifik elle tutulur ve sınırları belli hedefler değiller ne yazık ki. Bu ay beş kilo vermek ise gayet 12’den vurulabilecek bir hedef.
Zor ve Ulaşılabilir Hedefler Koyun
Zor hedefler koymak bizi çok daha motive eder lakin ulaşabileceğimizden çok daha zor hedefler koymak onları ulaşmayı bırakın yaşattığı hayal kırıklığından ötürü bu hedeften tamamıyla vazgeçmemize de sebep olabilir. Kaldı ki o ayın sonunda beş kilo vermeyi hedefleyip yirmi kilo veren de pek nadirdir.
Yerine Göre Neden ve Ne Şeklinde Düşünün
Hedefler koyduk ve bunlar bizim için çok anlamlı. Birisi bize sorduğunda bu hedefin nedenleri akşama kadar sıralar bizim için “neden” bu kadar özel olduğunu anlatırız. Öte yandan harekete geçmek için “ne” yapmamız gerektiğini bilmek ve bunları yapmak şarttır. Mesela alkolikler “neden” içki içtiklerini uzun uzun sıralarken (yalnızlığa iyi gelmesi, stresimi alıyor vs.) içki içen gençler daha çok “ne” yaptıkları (kadehi kaldırmak, üç bardak içmek vs.) üzerinde duruyorlar. Hedeflerimiz önemlidir ve nedenlerini bilmek de motivasyon konusunda bir o kadar önem arz etmektedir. Öte yandan sürekli neden yapmamız gerektiğini düşünmek bizi harekete geçirmez. Artık elimizi “neden” taşın altına koymamız gerektiğini düşünmeyi bırakıp “ne” yapmamız gereklidir? Evet, eli taşın altına koymak gereklidir.
Pozitif Düşünün ve Bir Yandan da Gerçekçi Olun
Koyduğun zor hedefi başaracağına inanmak motivasyon ve her gün o hedef için bir adım atmak konusunda muazzam derecede önemlidir. Şayet hedef gerçekten zorsa bunun da farkında olmak gereklidir. Yani sürecin de ne kadar zor olduğunun farkında mıyız? Zaman zaman gerçekten bizi zorlayacak, kendimize güvenimizi yitirecek noktaya gelebiliriz yine de içeride bir yerlerde hâla pozitif miyiz? Her şeyin kolaylıkla ve zahmetsizce halledileceği düşüncesinin başarısızlığı yaratması pek de olası değil mi?
Zihinsel Zıtlık Kullanın
Hedefinize ulaştığınızı hissedin. Hani filmlerde mutlu sonlar olur ya? Koyduğunuz hedefe ulaşmış mutlu sonunuz nasıl? Şimdi, şu ana gelin. O mutlu sonla aranızdaki engelleri fark edin. Neleri aşmanız gerekiyor? Neleri geride bırakmanız gerekiyor?
Bunu yapmamızın temelinde bırakmak var. Burada yazar, eğer ulaşamayacağını düşünüyorsan o noktada vazgeç diyor. Bu konu üzerine yazılmış Seth Godin’in Dip kitabını da okuyabilirsiniz. Bazen bırakmak da en az başlamak kadar önemlidir.
Bırakmak Konusunda Benim Düşüncem
Son maddedeki düşünceye belli noktalarda katılıyorum. Ama genel çerçevede bırakmayı doğru bulmuyorum. Eğer koyduğunuz hedef mutlu son içeriyor ve durup: “Vaay be!” diyorsanız… Yani kendinizi o beyaz doktor kıyafetleriyle, boynunuzda steteskop ile görüyor ve gülümsüyorsan neden bırakasınız ki? Sadece o gün biraz zorlamışsa neden çekip gidesiniz? Büyük resimde tıp fakültesi kazanmak bir anlam ifade etmez. Belki oraya ulaşmak asıl mesele değildir. Oraya yürürken aldığınız dersler asıl meseledir belki de. Örneğin; siz, şu ana kadar mental olarak kendinizi zorlamamış ilk kez bu kadar zorluyor olabilirsiniz. Bu sizi asıl size götüren bir araçtır sadece. Siz; bir şey uğruna çaba sarf etmeyi, emek vermeyi ve sabretmeyi öğreniyorsunuz belki de. Çünkü beynimiz bizim için gerçekten önemli değilse konforda kalmak ister. Zihinsel kaynaklarını daha önem sarf eden yerlere harcamak ister. Zorlanınca bak der bu gerçekten önemli mi? Değilse bırakırsınız. Önemliyse biyolojik bilgisayarınız yani beyniniz de ikna olur yeni bağlantılar oluşturur.
Belki elmas tam önünüzde duruyor ama siz vazgeçiyorsunuz. Ha gayret az kaldı.
Yazan ve Kaynak : M. Oğuz Karakaşlı, Medium