Değerli okurlarım, geçenlerde bir konferansta iki Amerikalı meslektaşıma şu soruyu sordum: Amerikan kültürü ve dilinden ‘challenge’ kelimesini çıkarsak, acaba kültür özünden önemli bir şey kaybeder mi?
Bana inanmaz gözlerle baktılar. Amerikan dil/kültürü içinde ‘challenge’ kelimesinin çok önemli bir yeri olduğunu ifade ettiler. Değerli ekip arkadaşım Polat Doğru ile bu konuyu konuşurken önemli bir sapta mı yaptı: “Hocam, Amerikan dil/kültüründen ‘challenge’ sözünü çıkarmak, biz de askerlik dil ve kültüründen ‘itaat’ kelimesini çıkarmaya benzer.”
‘Challenge’ kelimesini dilimizde karşılayacak bir tek sözcük yok: Kelimenin Türkçe çevirisinde karşımıza şunlar çıkıyor; meydan okumak, itiraz etmek, düelloya davet etmek, kafa tutmak, boy ölçüşmek. Ve bunların hiç biri kelimenin Amerikan dil/kültüründeki anlamını vermiyor.
Belki biliyorsunuzdur, ben ABD’de 25 yıla yakın zaman kaldım. Bakın kelimeyi nerede, nasıl kullanıyorlar:
- İnsanlar işlerini bırakıyorlar; çünkü o anda yapıkları işi, yeteri kadar ‘challenging’ bulmuyorlar.
- Bir üniversite öğrencisi ‘ben kolay ders değil, ‘challenging’ ders arıyorum; buraya eğitim için geliyorum, not almak için değil’ dedi.
- Benim farkında olduğum şimdi şu: çocuk doğuştan programlanmış, her an sürekli hayatında ‘challenge’ arıyor. (Amerika’ya ilk gittiğim zamanlardan bir öykü: emekleyen bebek koltuğa çıkmaya çalışıyordu, birkaç kez denedi, çıkamadı, ben gittim, kollarının altından tuttum koltuğa çıkardım. Babası bana kızdı. O kendi ‘challenge’ını bulmuştu, sen niye karıştın,’ dedi.)
- Kadın erkek ilişkisi rutine binip, sıradanlaştığı zaman, ilişkide ‘challenge’ kalmıyor. Ve bir ilişkide ‘challenge’ bittiği zaman, o ilişki heyecanını kaybediyor.
- Bir kitabın okuru ‘challenge’ etmesi gerek, aksi halde okur sıkılmaya başlıyor.
- Öğretmenin sınıfta öğrencilerini ‘challenge’ etmesi gerek, aksi halde ders sıkıcı oluyor.
Bunları düşünerek ‘challenge’ kelimesinin anlamsal öğelerine bakıyorum, şunları görüyorum:
• Birey için bir zorluk var.
• Bu zorluk o kişi için anlamlı bir zorluk.
• Bu zorluk fiziksel, anlamsal ya da duygusal olabilir.
• Bu yapay olarak yaratılmış bir zorluk değil, o kişi için doğal ve üstünden gelinebilecek bir zorluk.
• Kişi bu zorluğu yaşamak istiyor.
• Bu zorlukla baş edebilirse bu süreci bitirdiği zaman kişi kendini daha takdir edecek, kendine olan saygısı daha artacak, kendini daha gelişmiş, daha güçlü görecek; onun için bu zorluk kendisi için anlamlı.
• Bu zorluk o kişiye özel bir zorluktur; herkesin ‘challenge’ı kendisinedir. Birinin ‘challenge’ gördüğünü bir başkası görmeyebilir.
• Kişi, ‘challenge’ gördüğü bir soruna yaklaşırken, başaracağından yüzde yüz emin değildir, ama başarma ihtimali vardır, umutludur.
• Denemenin önemli olduğuna ve sonuçtan daha çok sürecin önemli olduğuna, elinden gelenin en iyisini yapması gerektiğine inanır.
• Başarıp başaramadığına başka kimse değil kendisi karar verecektir. En önemlisi kendisinin bakış tarzıdır.
• Farkında olan insan şunu görür: yaşam onun karşısına sürekli ‘challenge’lar çıkarır. İçtenlikle bunları kabul eder, göğüsler ve hakkını verirse, bu kişi sürekli gelişir. Bu tavır içinde olan insana yaşam en iyi müfredat programını sunar. Anababalar, öğretmenler ve gerçek dostlar bu sürece destek olabilir
Evet, değerli okurlarım, Türkçe’ye bir kelime kazandıralım. Bu kelimenin kazanılmasına gerçekten önem veriyorum. Bu kelime bizim dil/kültürümüze yeni bir bakış tarzı katabilir ve çocuk yetiştirmemizi, eğitim felsefemizi, yaşama bakış tarzımızı temelden etkileyebilir.
Belki halk dilince ‘challenge’ kelimesinin bir Türkçe karşılığı vardır ve günlük dilde anneler, babalar, esnafımız bu kelimeyi kullanıyordur. İlginizi çekiyorsa, bu konuya emek ve zaman vermeyi anlamlı buluyorsanız, katkınızı bekler şimdiden teşekkür ederim.
Yazan : Doğan Cüceloğlu (04.06.2014)
Aradığınız sözcük ARAYIŞ ifadesi olabilir mi? Yazılan yazının bütünü ele alındığında ben challenge ifadesinin arayış kelimesine denk gelebileceğini düşündüm.
Zorlayıcı, heyecan verici ve geliştirici
mücadeleci ruh bence bu anlamlı bir hayat yaşamak için zor yollardan geçmeli ve kolaya kaçılmamalı bunu çağrıştırdı bana