Bence başarının iki yüzü vardır. İlk yüzü bizim olmak istediğimiz yerde olmamızdır. Hayalimizi gerçekleştirmek ve soyut veya somut bir şey kazanmaktır. Peki ya ikinci yüzü? İkinci yüzüyse, insanların size olan ilgisinden gelen başarıdır.
Mesela siz hayalinizdeki o başarı çizgisine yaklaşmazsınız ama insanlar sizi çoktan başarılı bulmuştur ve onlar için siz, bir başarı örneğisinizdir.
Öncelikle başarı sizce nedir?
Başarının içsel ve çevresel iki yüzünden bahsettikten sonra başarı konusundaki büyük yanılgıdan bahsetmek istiyorum. Başarı herkes için belli standartları ve yolu olan bir süreç değildir. İçsel başarınız için de çevresel başarı için de hiçbir zaman bariz kalıplar olamaz. Oysaki şu zamana kadar birçok insan deneyimi dinlemişizdir ve sanki onların yaptıklarını yapınca o başarıya ulaşacağız sanırız. Bu dediklerimi biraz örneklendirmek istiyorum. İçsel başarıda kalıplar yoktur çünkü birincisi her zaman ölçülebilir değildir. Yani siz iyi resim çizmeyi de başarı olarak görebilirsiniz ki bu ölçülebilecek bir şey değildir. İkinci olarak ise başarı hedefiniz ölçülebilir olsa bile başlangıç noktanız ve kapasiteniz diğerlerinden farklı olacağından ki çok büyük ihtimal farklı olacaktır, süreç sizin için aynı olamaz. Sürecin zorluğu, uzunluğu, öğretileri, sizden aldıkları, sizin dayanma gücünüz, azminiz, yetenekleriniz, şansınız, sahip olduğunuz imkanlar veya imkansızlıklar gibi birçok değişken bu süreci değiştirmeye yeter. Ayrıca başarının bir reçetesi olsaydı ve risksiz uygulandığında kesin sonuç veren, başı sonu belli olan bir süreç olsaydı ne başarı tam olarak başarı olurdu ne de bu sürecin bir heyecanı olurdu…
Çevresel başarıda ise yine kalıplar yoktur ve bunu anlaması daha da kolay. Hepimizin bildiği bir sosyal medya uygulaması olan Youtube’dan bahsedelim. Algoritması epey garip olan, kalite ve başarının çoğu zaman ters orantı olduğu bir site. Tabi bu durumda kaliteli içerik yine ölçülmesi zor olan ama toplum tarafından bilinen bir tanım. Youtube da ‘başarıya’ ulaşan kişilere baktığımızda öncelikle hepsinin süreci, konsepti birbirinden tamamen farklı. Başarıya ulaşma konusundaki ortak noktaları ise toplumun sevdiği içeriği paylaşmak yani çevresel başarı. Aslında çoğu da itiraf etmiştir ki her zaman çok izlenen içeriği paylaşmak istemiyorlar ama başarılarını devam ettirmek için bunu yapmak zorundalar. İçsel başarı konusunda kendilerini memnun etmek için bazen kendi istediklerini paylaşsalar da çevreden gelen etki genelde heves kırıcı şekilde oluyor.
Kilit nokta toplumun sevdiği, daha çok izlediği içeriği yapmak olduğu için ve dediğimiz gibi bu çok tanımlanabilir olmadığı için yıllardır uğraşıp milyon aboneye ulaşamamış kadar aylar içerisinde kilit noktayı bulmuş ve milyon abonelere ulaşmış kişiler var.
Başarının bireysel, yolunun değişken ve bir kısa yolunun olmadığını anlatmaya çalıştım elimden geldiğince. Peki ama başarı üzerine verebileceğim bir tavsiye yok mu? Elbette var. Başarıya ulaşan kişilerin deneyimlerinden ve bu konu hakkında bilgiye sahip olup tavsiye veren kişilerden de duymuş olacağınızı tahmin ettiğim bir şey var. Süreklilik. Pes etmeden istediğiniz, hayal ettiğiniz, sevdiğiniz şey için, başarıya ulaşmak için, durmadan ve pes etmeden, sürekliliğinizi koruyarak çalışmaya devam etmek.
Bu süreçte başka başarılardan ilham alıp yolunuzu şekillendirebilirsiniz elbet ama artık sizin de bildiğiniz gibi bu yolu ilk ve son defa siz yürüyeceksiniz, siz deneyimleyeceksiniz. Yol boyunca kendinize hatırlatacağınız şey ise, sürekliliğin başarıyı getirdiği olmalı.
Kaynak: Bir de Benden Dinleyin