Artık kafana dank ediyor belki de ve kendi kendine “değişmenin zamanı geldi” diyorsun. Ancak bir türlü kımıldamıyorsun. Üzerinde bir sıkıntı var belki de.. Değişime ihtiyacın olduğunun farkında bile olmayabilirsin hatta..
Şayet; “Yeter artık! Yaşamımı kökten değiştirmek, mutluluğuma, başarıma, sağlığıma destek veren iş, eş, yerleri yaşamımda tutup, gerisinden tamamen arınacağım ve bunu şimdi yapacağım!” diyorsan, tam da olman gereken yerdesin demektir.
Eğer yaşam koşulların hayallerin ile uyuşmuyorsa; ya hayallerini ya da yaşamını değiştirmelisin..
Değişim nasıl olur?
Değişim 2 şekilde olur:
- Ya içeride bir şeyleri (duygu, düşünce, davranış) değiştirerek.
- Ya da dışarıyı (çevreni, işini, arkadaşlarını v.b.) değiştirerek.
Her ne şekilde olursa olsun, sabit olan ve dikkat edilmesi gereken kısım şu: Değişimin kalıcı olabilmesi için bugüne kadar yapmadığın bir şeyi radikal şekilde hayata geçirmelisin. “Değişmek istiyorum” deyip hala eski duygu, düşünce ve davranış kalıplarına devam ediyorsan farklı bir sonuç bekleyemezsin.
Değişim sürecinde yolumuza çıkan büyük taşlardan biri de değişimi ertelemektir. “Kızım okulu bitirsin, başlayacağım.” “Şu kadar finansmana ulaşacağım, yapacağım.” “Yarın detoks programına başlayacağım, bu haftasonu da geçsin o zaman başlayacağım.” “İşler bir bitsin, tatile çıkacağım.” Bu tarz cümleler kurarak değişimi erteliyor olabilirsin.
Ama o zaman hiç gelmez, gelse de kalıcı olmaz. Değişim ile yaşamdan alacağın fiziki sonuçlar kadar yaşayacağın duyguları da ertelemiş olursun ve sürekli bir şeylerin peşinden koşuyor, yakalamaya çalışıyorsun hissi oluşur. Ertelemeyi yaşamlarında sıkça yapan kişilerde en çok duyacağın cümle şudur: “Koşturup duruyoruz işte, ne olsun.” Ve o koşu hiçbir zaman bitmez çünkü varılan noktadan sonra yeni varılınca rahatlanacak hedefler doğar.
Yaşamının en iyi halini yaşamanın, hedeflerini gerçekleştirmek için gerekeni yapmanın tek bir zamanı vardır: Şimdi!
Ertelemeyi erteleyip, şimdiyi yaşamaya başlamak ve bunu bir alışkanlık haline getirebilmek için atabileceğin ilk adım, kurduğun cümlelerin farkına varmak ve değişime oradan başlamak: “Ne olsun işte, koşturup duruyoruz.” yerine tam da içinde olduğun durumu söylemek.
Örnek 1: Tatilden geldim, yarın işe başlıyorum, önümüzdeki haftada doğumgünü kutlamaları var.
Örnek 2: Toplam 6 projede liderlik yapıyorum. Heyecanlı olduğu kadar yoğun da.
“Eğer şöyle şöyle olursa böyle böyle yapacağım.” yerine sadece yapacağın tarihi söylemek.
Örnek 1: “Eğer finansal olarak rahatlarsam yurtdışındaki eğitime gideceğim.” yerine “Ocak 2016’da eğitim programına başlayacağım.”
Örnek 2: “Param yok, şayet 5.000 TL param olursa bir şeyler yapacağım” yerine,
Öncelikle yapmak istediğin işin tam olarak finansal taahhüdünü öğrenmek, bu parayı nasıl yapacağına dair ilk adımı atmak ve gerçekleştirmek istediğin hedef/proje/vizyonun tarihlerini ajandana işledikten sonra net bir şekilde; “Şu tarihte yapacağım iş için şu kadar bütçeye ihtiyaç var ve ben bu bütçeyi oluşturmak için şu planı uygularım. Şu anda planın ilk aşamasındayım.” gibi net ve bütünlük içeren cümleler seni içten motive edecek, ertelemeyi ertelettirecektir.
“Kendimi güvende, seviliyor, saygıdeğer hissetmiyorum. Bir güveneyim, sevileyim, destek göreyim o zaman yapacağım.” cümleleri yerine; bugüne kadar seni güvende hissetirten, sevildiğini, saygı duyulduğunu hissettiren anıları gözünde canlandırıp, o hislere şimdi bürünebilirsin.
Şayet sen bu tür duyguları hiç hisettmediğini düşünüyorsan, bu duyguları senin için ifade eden kişi, mentor, arkadaş, koç, eğitmenlerini de düşünebilirsin.
Yazan : Yeliz Rüzgar | yelizruzgar.com
Düşüncenize sağlık.Gerçekten ertelemeyi ertelemek zorundayız yoksa hayatımız bir yinelemeden ibaret olarak kalır.Ve bunun en iyi zamanı şimdi.Teşekkürler ?