Nefret ettiğiniz bir işte çalışmak, sizden daha kıdemli birinin eziyetine maruz kalmak için hayat çok kısa. Birçok insan mesleğinde yükselmek veya para kazanmak için nefret ettiği işlerde çalışmakta… Bazen de insanlar yeni bir yerde sıfırdan işe başlamaktan veya iş bulamamaktan korkuyor. Ailemizi riske atmaktan ve parasız kalmaktan hepimiz korkuyoruz. Ama bilmeliyiz ki bir süre sonra insanlar yarattıkları korkulara inanmaya başlar ve adım atamaz hale gelir. Hayatımızı korkuların şekillendirmesine izin vermeyelim…

Bir günlük zaman diliminin büyük çoğunluğunu geçirdiğimiz iş hayatının size uyguladığı eziyet, belirli bir süre sonra sizin beden ve ruh sağlığınızdan çalacaktır. Eğer böyle bir ruh durumunda iseniz ne kadar küçük olursa olsun daha iyi bir seçenek için önünüze bakın ve korkularınızın sizi yönetmesine izin vermeyin.

Öğrenmekten asla vazgeçmeyin

Günümüzde hızla gelişen teknoloji ile birlikte her gün yenilikler ardı ardına çığ gibi büyümektedir. Eğer siz her konuda yeterli olduğunuzu düşünüp, öğrenmek için gerekli çabayı sarf etmezseniz zaman içinde çok gerilerde kalırsınız. Ben yaşlıyım, “yeni teknolojiyi beceremiyorum ve anlamıyorum” söylemleri aslında sadece kendinizi inandırdığınız korkulardır. Asla her konuda öğrenmeyi bırakmayın.

Sağlığınızı tehlikeye atmayın

Birçok başarılı insan kariyerleri için sağlığından olabilmektedir. Başarı veya para için çıktığımız yollardaki dikenler ve taşlar zaman içinde ruh ve beden sağlığımızı bozabilmektedir. Tabi ki her insan başarılı olmak ve para kazanmak ister ancak bu her iki getiri ancak sağlığımız yerinde olursa ve ruhen mutluysak değerlidir. Sağlığınızı kaybettiğiniz zaman ne para ne de başarı artık sizin için kıymetli olmayacaktır ve bunlar ile sağlığınızı yerine getirmek mümkün olmayacaktır. Sağlığınızı iş ve paraya bağışlamayın ve stresinizi azaltın. Başarıya ulaşmak için adım attığınız yolda işi eğlenceli görmeye çalışın ve sevdiğiniz işte çalışın.

Aileniz, mutluluğunuz ve arkadaşlarınız işinizin gölgesinde kalmasın

İşinde başarılı insan demek, o kişinin destek veren insanlar ile çevrelenmiş olması demektir. Sizin başarıya koştuğunuz yoldaki taşları ve dikenleri temizlemenize yardım eden bu insanlar sizin iş arkadaşlarınızdan çok aileniz ve dostlarınızdır. Başarı adımlarınızı aslında onların hazırladığı ve temizlediği patikada daha kolay atarsınız. Ancak ailenizi ve dostlarınızı iş için arkaya atarsanız başarıda zorlaşacak, başarılı olsanız da artık başarınızı paylaşacak kimse yanınızda kalmadığı için bir değeri kalmayacaktır. Başarı ancak paylaşılacak kimse varsa değerlidir.

İşini severek yap; işinin sevdiğin kısmı ile sevmediğin kısmı arasında dengeleme yap

Haftada 60-80 saat çalışmak başarı ve para için gereklidir şeklinde düşünebilirsiniz. Ancak hiçbir insan ölüm döşeğinde iken keşke daha fazla çalışsaydım demez. Richard St. John, çok başarılı ve çok para kazanan 500 kişi ile görüşme yapmış ve bu kişilerin gerçekten de çok uzun saatler boyunca çalıştığını, ancak yaptıkları işi sevdikleri için ve harcadıkları zamanın %80’nini sevdikleri işi yaparak geçirdikleri ve sadece %20’sinde yapılması zorunlu işi yaparak geçirdikleri için tükenmişlik sendromu yaşamadıklarının altını çizmiştir.

İş çevrenizi genişletin ve iş yerinde sosyalleşin

İş alanında sosyalleşmenin çok sıkıcı olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Çekingen bir kişiliğiniz varsa sosyalleşeme sizin için daha da zordur. Ancak birçok çalışma göstermiştir ki iş çevresi içinde sosyalleşme başarı için gereklidir. Başarılı kişilerin geniş ve çok farklı alanlarda iş çevresine sahip oldukları bilinmektedir. İş çevrenizi ne kadar genişletir ve sosyalleşirseniz o kadar başarınız yükselecektir. İletişim eşittir başarı ve iyi bir ilişki sahibi olmaktır.

Mutluluk bir yolculuktur, son varış noktası değildir

İnsanların birçoğu mutluluğu erteler ve önceliğini başarı ve para kazanma yönünde kullanır. Çoğu kişi iş bulduğumda, para kazandığımda, akademik kariyer yaptığımda, kilo verdiğimde, bir ilişkim olduğunda mutlu olacağım diye düşünür. Mutlu olmak için neden hep önümüze bir hedef oyuyoruz. Niye andan zevk almıyor ve mutlu olmayı seçmiyoruz. Mutlu olmak bir hayat biçimi ve bir seçimdir. Ulaşmak istediğin noktaya mutluluk ile erişebiliyorsan daha fazla başarı kazanırsın.

Korkmak kazandırmaz kaybettirir

Fikirlerini belirtmek ve uygulamaktan, toplulukta konuşma yapmaktan veya başkalarının senin hakkında ne düşündüklerinden korkarak zamanını harcıyorsan hiçbir zaman hedefine ulaşamazsın.

Başarısız olmak son değil tecrübenin başlangıcıdır

Başarısız olduğunda pes edersen, hiçbir şey öğrenemezsin. Bunun aksine başarısızlığı yeni bir yolculuğun başlangıcı ve yeni bir fırsat olarak gör…

Yazan : Prof. Dr. B. Handan Özdemir