Eğer özgüveninizi yitirdiğinizi düşünüyor ve nedenini sorguluyorsanız, ya da kendinize güveninizi nasıl pekiştireceğinizi merak ediyorsanız bu tavsiyeleri uygulayın.
1. Önce bütün olumsuz tecrübeleri unutun. Durup dururken güveniniz yitirmeniz, basarisizlik duygusunu yasamaniz bundan olabilir. O yüzden ilk adim olarak gecmisteki bütün kötü deneyimleri yok edin. Beyninizden silin gitsin!
2. Kendinizle iletisiminiz cok önemli. “Sen bunu yeneceksin” gibi cümleler kurmayin. Yani kendinize ic sesinizle “sen” diyorsaniz bu sorundur. İlk olarak kendinizle “iletisim”e gecip, “ben bunu yaparim” seklinde cümlelerle ise baslayin.
3. Erteleme olayina bir son verin. Bir seyi sonlandirmayip, yarim birakma, basarili olamama korkusuna dayanabilir. “Su an” yapacaginiz ne varsa “hemen simdi” yapin. Bir not edin bakalim, “yarim” biraktiginiz isler cok fazla mi? Onlari tamamlamak güven duygunuzu rehabilite edecektir. Cok basit seylerde bile bunu uygulayin. Sacinizi kestirmeyi ne zamandir erteliyor musunuz. Hemen gidin kestirin mesela..
4. Kesin olarak istediginiz seyin ne oldugunu düsünün. Tam olarak neyi, ne kadar, nerede ve nasil elde etmek istiyorsunuz? Bunu dakikalarca düsünüp, o cok istediginiz seye odaklanin. Adrenalinizin arttigini, istediginiz seye kavusmayi “düsünmenin” sizi pozitif bir ruh haline soktugunu göreceksiniz.
5. Kötü tecrübeleri beyninizin bilgisayarini cöp kutusuna atip, silmistiniz ya. Eh simdi, arkadaslarinizla beraberken biraz sikiliyorsunuz degil mi? Onlara hep “dertlerinizden” söz ederdiniz hani! Canim, biraz düsünün, sizin hic basariniz olmadi mi gecmiste. Dost sohbetlerinde arada sirada bu basarilarinizdan da söz edin.. Anlatirken bunu nasil yaptiginizi yeniden hatirlayacaksiniz. Belki de bu yöntem, baska ulasmak istediginiz idealleriniz icin de ise yarar!
6. Çevrenizi iyi gözlemlediniz mi? Basarili ve mutlu insanlar genellikle “Çözüm”e odaklidir. Bu insanlar yüzde 20 problemlere, yüzde 80 cözümlere odaklanir. Bazi sorunlar aslinda sizin “büyüttügünüz” kadar degil. Siz ona “odaklandikca” o büyüyor, büyüyor ve cözülmez bir hale geliyor. Bu sorunlarda cikmaza girdiginizde bir “örnek” bulun. Yari sorunu cözmüs bir insan örnegi. O, nasil cözdü? Tamamen bu yönteme odaklayin kendinizi.
7. Enerjinizi cogaltin. Cünkü enerji bize sadece fiziksel güc olarak gerekli degildir. Duyu organlarimiz da enerji ile calisir. Bu enerji sesinize, bakisiniza, görünüsünüze etki eder. Spor yaptiginizda seretonin ve endorfin hormanlari artacak. Bu iletisimde cok önemli; Bakislariniz da bu hormonlarin etkisiyle karsi tarafa daha kolay “olumlu” mesajlar göndermenizi saglayacak. Kendinizi “iyi” hissetmek, güne gülümseyebilmek icin spor cok önemli. Unutmayin, egzersizden uzak kaldiginizda, adeta benzinsiz bir araba gibisiniz!
8. Telkin cok önemli. Her ne istiyorsaniz onu olmus gibi hayal edin: Alt bilinciniz sadece simdiki zamani bilir. O yüzden gelecek zamanli cümleler kurmayin. Örnegin, “zayiflayacagim” derseniz asla zayiflayamazsiniz. Belirsiz bir gelecek yerine, “su anda yapiyorum” deyin.. Bu mesaji yolladiginizda, alt bilinciniz sizi o amac icin bazi tutumlara davet edecektir. Siz farkinda bile olmadan… Enerjiniz cogalacak, yavas yavas zayiflama istegi artacaktir.
9. Aman, renkler cok önemli. Giysilerde renk tonajlarina dikkat edin. Sectiginiz her renk sizi anlatiyor cünkü. Canli renkler mutluluk ve neseyi koyu renkler ise ciddiyeti temsil ediyor. Bu tarz olarak size en yakisani secin. Bu giysileriniz canli renklere sahipse güveninizin kendiliginden gelistigini göreceksiniz. (Tabii yerine göre.. Bir is toplantisina da piril piril renklerle gidilmez elbette.) Su acik ki, asil olarak “ten giysiniz”, yani solgun olmayan bir cilt, pariltili bakislar giysilerden daha da önemlidir. Olumlu düsündükce farkli bir ten renginin ve bakislarin sizde oturdugunu farkedeceksiniz.
10. “Evet” ve “hayir” lara dikkat. Hickimse size istemediginiz bir seyi yaptiramaz. Bazi insanlara da hayir demeyi ögrenin. Hoslanmadigıniz bir mekana sizi götürmek isteyen arkadasiniza karsi rahatlikla ” hayir” kelimesini kullanin. Birlikte keyif alacaginiz mekanlari sececek arkadasiniz mutlaka vardir. Sizi rahatsiz eden, olumsuz ruh halinizi cogaltan insanlarla iliskinizi de gözden gecirin. Sizi üzen bir insanla yola devam etmek sizden sürekli götürecektir.
11. Gelecegi “belirsiz” birakmayin. Planlayin. O gerceklestiginde neler hissedersiniz, sürekli bunu düsünün. Artik o ideale, o “plan”a nasil ulasacaginizi düsünün ve kendinizi orada hayal edin sik sik. Örnegin isyerinizde “sef” mi olmak istiyorsunuz? Sürekli bunu nasil gerceklestireceginizi düsünmenin ve bu anlamda somut olarak neler yapabileceginizin ötesinde, o görevi “hayal” edin. Kendiniz orada, bir toplantida iken hayal kurun örnegin. Hayaliniz güclendikce, tutumlariniz da degisecektir. Örnegin, o iste sef olmak icin önce dil mi bilmeniz gerekiyor. Farkinda olmadan ayaklariniz sizi bir bir hafta sonu kursuna dogru götürecektir.
12. Gelecegi planlamak kendinize güveni, kendinize güvenmek de size bazi “formüller” de getirecektir. Örnegin zayiflamak istiyorsunuz ama neden sismanladiginizin “formülü”nü dikkate almiyorsunuz. İste olumlu bir sekilde basariya odakladiginizda beyniniz, size “neden sismanladiginiz”i da animsatacak. Ve sizi kilo almaya götüren nedenleri de hayatinizdan kaldirmak üzere planlar yapiyor olarak bulacaksiniz kendinizi..
13. Bir de, “olumlu” anlam iceren kelimelere dikkat edin. Olumsuz olarak beyninize yerlestirdiginiz cümleler size baski yapar. Orada “beslenir” ve daha güclü olarak geri dönebilir”. Bir örnek vermek gerekirse, “asla televizyon seyretmiyorum” demeyin. Beyniniz sizi daha istekli olarak TV seyretmeye zorlar. İnsanlarin “kötülükleriyle” ugrastiginizda da ters tepki verir. Kötü bir kelimeyi kullandiginizda ona yüklediginiz anlami bilincinize cagirirsiniz! Bu kelimeyi cok sik hatirlamaya baslarsiniz. Hatta yillar sonra o eylemin icinde bile görebilirsiniz kendinizi. O nedenle “olumsuz” herhangi bir kelimeyi (Her ne olursa olsun) beyinize yerlestirmemeye özen gösterin.
14. Hayatinizi yönlendirin. Ne eksikse yasaminizda ona kanalize olun. Sevgi mi yok, sevgi birlikteligine kanalize olun. O boslugu bir sevgili dolduracaksa, yani ona gereksinimiz varsa bunu planlayin. Bir takim duygusal bosluklarin yerini baska seylerle kapatmayin. Zaten olumluya ve basariya kanalize olmus bir ruh hali, baska arayislariniza cözüm bulmak üzere de konumlanacaktir. Basari ve sevgiyle birlikte donanmis benliginiz, size enerjiyi ve mutlulugu da cagiracaktir.
Yazar/Kaynak: Ayla ÖNDER
Yetiştiğiniz çevrede ve ailede ama bu sebepten ama şu sebepten sizi küçük görmüş olabilirler.aile çevrenizde de size bazı aşağılayıcı davranışlarda bulunanlarla karşılaşmış olabilirsiniz,öz babanız sizi küçümsemiş ve sizi sevgisiz yetiştirmiş olabilir,bu aşağılık duyguları ile mücadele etmiş de olabilirsiniz.bu karmaşa içersinde yanlış bir evlilik de yapabilirsiniz ve eşiniz sizi hem duygusal hem de maddi yönden sömürmüş de olabilir.kurduğunuz şirket iflas etmiş de olabilir ve evinizden karınız tarafından sokağa atılmış da olabilirsiniz.girdiğiniz işlerde sizi beğenmeyip bu işlerinizi de kaybetmiş olabilirsiniz.çevreniz tarafından dışlanmış ve küçük görülmüş de olabilirsiniz.hiç bir şey problem değil! eğer özgüveniniz yerindeyse ve bu özgüvene herşeyden önce siz güveniyorsanız hiç bir şey problem değil! yeni işlere girebilirsiniz,başarılara koşabilirsiniz,yeni bir hayat ta kurabilirsiniz,yeni bir sevgili de bulabilirsiniz! yeterki sizin güveneceğiniz o büyük özgüveni içinizde hissedebilin.o sizi koşturacaktır.önce ayakta durabilip sonra yavaş yavaş tekrar yürümeye başlayabilip daha sonra da koşabilirsiniz!işte bu benim yaşanmış hayat hikayem.şu anda 55 yaşındayım,kendimi çok enerjik ve genç hissedebiliyorum,her sabah umutlarımla hayatıma yeni baştan yeni doğmuş gibi başlıyorum ve içim içime sığmayarak yaşama koşuyorum ve çook mutluyum.bu benim levent erener’in gerçek yaşam hikayesidir..
çok beğendim çok teşekkürler birde öz güven naasıl sağlanır? bunu dsa yazar mısınız?
Gerçekten insanın bir amacı olmalı o zaman ancak enerjik uyanırız yoksa canımız kalkmak istemez bende de özgüven eksikliği var sanırım bazı şeylere asla cesaret edemiyorum ama bu günden itibaren değişicem en büyük korkumla yüzleşicem.
ayla önder’e teşekkürler…
Merci!
Olmuyor ne yaptıysam başarılı olanıyorum zekiyim bunu herkez söylüyor hemen her denileni anlayıp herkezden önce yapıyorum açık lise son kredilerimi veriyorum bi iş bulim diyorum tecrübe istiyo yaparım diyorum ama olmuyor referans istiyor yaptığım iş temizlik liseyi bitircem ki devam edicem ünüversiteye güzel biyerden ufaktan başlayayım diyorum ama iş bulamıyorum çünkü cesaret edip elaman arayan yerlere baş vuramıyorum.bir çocuk dahi elimden tutsa yürüse kendimi güçlü hissediyorum ama yanımda kimse yoksa kendimi savunmasız bir avallı gibi görüyorum başarırım diyorum sonra yok olmaz deyip hevesimi kırıyorum bilmiyorum hiç bişey istediğim gibi olmuyor olmuyorbelki anlatmak iyi gelir…..
Güzel bir yazi. öncelikle bu dünyaya niçin geldim diye soruyu sormaliyiz. aci varsa inanin kimse pembe yaşamiyor. bizden daha zor hayatta mücadele eden hastalari hapishanede hatta savaş alanlarindaki insanlari düşünmeliyiz. özgüven olmali çünkü dünyaya insan olarak gelmiş varliklariz. her insanda gizli bir cevher gizlidir her alanda başarili olmak zorunda değiliz ki… güzel bir glümse olsun sağliğimiz yerinde ve hayattayiz herşey elimizde şükür etmeliyiz..
çok teşekürler kendimi dahaiyi hissediyorum
harika diyecek birşey bulamadım
Okadar yitirmişiz ki kendimize güveni okurken bile bir yerden çıktı yine bilen biz olduk hayata dair kelimeleri… Güven aslında herkezde son derece fazlasıyla var…Sadece ortaya çıkmasını saglamak yerine ortaya çıkacagı anları bekliyoruz ve ozaman kim olduğumuzu görüyoruz…Güvende hayal güçleriyle ilgili..Hayal gücünüzü yüksek tutun anlaytacaksınız…